Ev işleri ile ilgili yeni bir paylaşım sizlerle. Bulaşık yıkmak sık soruluyordu. Bu nedenle ona öncelik verdim. O zaman artık bulaşık yıkarken de İngilizce konuşalım, miniklerimizi de dahil edip yeni bir diyalog alanı oluşturalım.
Do the dishes: bulaşıkları yıkamak
Dish Soap – Detergent: Bulaşık deterjanı
Dish rack : Bulaşıklık
Dishcloth : Bulaşık bezi
Scrubbing pad : Bulaşık Süngeri – Yeşil ovalama kısmı olan
Sponge : Sünger
Rinse: Durulamak
Scrub: Ovalamak, fırçalayarak-ovalayarak temizlemek
Wash : Yıkamak
The dishes : Kapkacak, bulaşıklar
Dish washer : bulaşık makinesi
Örnek cümleler
- Put some dish soap into the water. : Suya biraz bulaşık deterjanı koy.
- Do/Wash the dirty dishes : Kirli bulaşıkları yıka.
- Scrub some very dirty dishes with a scrubbing pad. : Bazı çok kirli bulaşıkları bulaşık süngeri ile ovala.
- Rinse the dishes : Bulaşıkları durula.
- Put the wet dishes in the dish rack : Islak kapkacağı bulaşıklığa koy.
- Dry the dishes with a towel : Bir havlu ile kapkacağı kurula.
- Put the dishes away : Kapkacağı kaldır.
- Who's going to do the dishes? : Bulaşıkları kim yıkayacak?
- To load the dishwasher : Bulaşık makinesini doldurmak
- Place the large items in the lower(buttom) rack : Büyük parçaları alt rafa koy.
- Smaller items should be placed in the upper(top) rack: Daha küçük parçaları üst rafa koy.
- Don’t overcrowd the dishwasher : Bulaşık makinesini çok fazla doldurma
- Run the dishwasher : Bulaşık makinesini çalıştır
- Empty the dishwasher : Bulaşık makinesini boşalt